O kafatası, o gizli yürek, kanın
Hiç görmediğim o yolları,
Düşlerin o yer altı dehlizleri, o Proteus,
O iç organlar, o ense, o iskelet.
Onların hepsiyim ben. Garip ama,
Bir kılıcın, önce altına, sonra külrengine,
Sonra da hiçliğe dönüşerek batan
Yapayalnız bir güneşin de anısıyım ben.
Limanda yavaş yavaş yaklaşan gemileri
Seyreden biriyim. O az bulunur kitaplar,
Zamanla aşınan gravürler de;
Göçüp gitmiş ölüleri kıskanan da ben.
İşin daha garibi bir evin bir köşesinde
Bu sözcükleri ağ gibi ören o adam olmam.